28 Eylül 2007 Cuma

Keşke

Bir kitap olsaydın keşke. Seni okusaydım ben. Sesini duyamazdım, belki bu kadar hoş da olmazdın o zaman. En fiyakalı kapağı giysen de bu kadar yakışıklı görünemezdin herhalde. Ama seni anlayabilirdim. Belki yine tamamen anlayamaz, seni tanıyamazdım iyice. Ama şimdikinden daha çok anlardım, o kesin.

Seni anlayabilmek istiyorum. Bu gizemli halini de seviyorum. Sessizliğini... Sakinsin. Huzur veriyor bu bana. Ama uzaklaştırıyor da seni tanıyamamak, mesafe koyuyor aramıza uzun uzun.

Evet, bir kitap olsaydın güzel olurdu. Okuyabilirdim seni. Hem kendini anlatıp hem gizemini koruyabilirdin üstelik. Özenle seçtiğin o sözcükleri sesin yerine yazınla söylerdin bana. Ben sesinle söylediğini de hayal edebilirdim hem, gerçekten bak...

Bir kitap değilsin; ama keşke olsaydın...

Hatta, sadece "keşke olsaydın"...

4 yorum:

Adsız dedi ki...

iyiki değil..
eğer öyle olsaydı ya okuyup anlayamamak bir süre sonra seni sıkacaktı yada okuyup bitirdiğin için rafta tozlanmasını bekleyecektin ...

ve belki pişman olacaktın o kitap a o kadar vakit harcadığın için kim bilir...

wecarealot dedi ki...

Bazı kitapları defalarca okumak istemez miyiz?

Hem bir kitabın bitmesi onun üzerimizdeki etkilerini yok eder mi?

Eski zamanlardaki güzel şeylerin güzelliği yeni zamanlara da taşar.

Adsız dedi ki...

evet seninde dediğin gibi"BAZI " kitapları defalarce okumak isteris elimize geçen yada gözümüze takılan hepsini değil...


kitabı okuyuş şeklimiz( anlamak mı? zaman geçirmek mi)
çok önemlidir etkileşim için


ve evet eski zamanlardaki güzel şeyler hala hatıralarda tozlanmamışsa eğer yeni zamanlarada taşar ....

yüreğinle kal

wecarealot dedi ki...

zaten ben de herkesi anlayabilmek istemiyorum, buna ihtiyaç duymuyorum ki :)

hayalimdeki o özel kişiye hitaben yazdım bu yazıyı. henüz gerçeklikteki karşılığıyla karşılaşamadım onun.

ümitle ve itinayla bekliyorum :)